Mevcut bankacılık sistemine göre altın hesabı; bankaların yatırımcıların altın tasarruflarını gerek fiziki gerekse altın birikimi oluşturmaları için açılan hesaba denir. Yatırımcılar kadar küresel piyasaların da gözde yatırım modelleri arasında altın hesabı bulunmaktadır.
Yatırımcılar tasarruf olarak gördükleri ziynet eşyası, platin, gümüş, cumhuriyet, çeyrek gibi kuyum olarak kabul edilen işlenmiş altınlar da dahil olmak üzere her türlü ziynet ile “altın hesabı” açılabiliyor.
Peki gerçekte olan nedir?
Bankalar altın hesapları ile kamuyunu/insanları aldatmaktadır.
Vatandaş bileziğini, küpesini bankaya yatırdıktan sonra istediği zaman geri alabileceğini zanneder. Ama işin aslı öyle değildir.
“Ben şu kadar kilo/gram altın yatırdım. Altınlarımı geri istiyorum.” diyerek bankaya gittiğinizde altınlarınızı geri alamazsınız.
Ancak banka size, altınların o günkü altın kuru üzerinden hesap ederek yatırdığınız fiziki altın gramı kadarının karşılığında para ödemesi yapar. Ama asla altınlarınızı göremezsiniz. Kaldı ki, altın kurunu da banka kendisi belirler. Kolay kolay mevcut altın kur fiyatlarını uygulamazlar. Mevcut altın kurundan daha düşük hesap ederler.
İste küresel ekonomi sistem kurucuları böyle bir oyun da oynarlar. Bu yolla da ülke ekonomisi baltalanmaktadır. İleriye yönelik dış kaynaklı operasyonlara imkan verilmektedir.
Biz buna, “Devletleri soyanlar; bu kez vatandaşların altınlarını topluyorlar” diyoruz.
Diğer ekonomist ve finanscılar ile aramızdaki fark budur…
En doğrusu; eğer imkânınız varsa altın vb kıymetli madenlerinizi fiziki manada muhafaza etmeniz veya zaruret halinde devlet bankalarında kasa kiralamanızdır.
Sadık Uslu