İktisat Hareketi bir kadro hareketidir. İnsanların istikameti ve bilgi birimi birikimi ile ilgilenir.

Yeni Dünya Düzeni Kuruluyor (2)

Türk Devletleri Teşkilatı ve İslam Dünyası Birliğine Doğru Kızıl Elma yolculuğumuz ABD ve AB ülkeleri

Türk devletler teşkilatı ticaret sanayi savunma sanayi tarım enerji ve pek çok konuda geliştirecekleri ortaklıklar sayesinde her bakımdan bağımsızlığın ve dayanışmanın temelleriniTürkiyenin önderliğinde atmışlardır.

Türk Devletleri enerji ve madenler konusunda dünyanın lokomotifidir. Birliklerini siyasal alanda dahil geliştirmeleri sayesinde İstilacı işgalci ÇİN, sömürgeci ABD, AB nin boyunduruğuna girmeyecek ölümlerden ÖLÜM beğenmeyeceğiz.


Yeni adil dünya’yı yeniden biz kuracağız.

  • Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! O halde nasıl olacak?
  • ABD, AB, NATO, ÇİN ve RUSYA hatta Hindistan’da neler olabilir, dünyaya etkileri neler olabilir? 


Önce ABD üzerinde duralım…

ABD eyalet sistemi ile yönetilmektedir. Eyaletler arasında zenginlik ve kalkınmışlık tartışılır haldedir. Eyaletler durumlarını “Sağlık malzemeleri bizim eyaletimize şu kadar falan eyalete şu kadar” daha öncesinde ise ABD zenginliğini paylaşmayı tartışıyorlar, ABD’de bundan böyle hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

ABD’nin dünya liderliğini sürdürebilmesini biraz da ABD MERKEZ BANKASININ SAHİPLERİ OLAN SİYONİSTLERİN KARARI BELİRLEYECEKTİR.

Rockefeller, Goldman Sachs, Lehman Brothers, Kuhn Loebs bu dört aile ABD’de yaşayan aileler olup, ABD dışında yaşayan Rothschild (Fransa ve İngiltere) de, Warburg (Almanya) da, Lazard (Fransa) da, Mısra Seifs (İtalya) da yaşamaktalar. Dünyanın finans merkezinin neresi olacağına bu aileler karar vermektedir.

Görünen o ki Siyonistler finans ve üretim merkezlerini Çin’e kaydırmışlardır.

IMF’nin de Dünya Bankasının da birkaç aile iştiraki ile sahipleri SİYONİSTLERDİR.
Onun için ülkemizde ekonomik çözüm önerisi olarak IMF ve Dünya Bankasını gösterenlere lütfen dikkat ediniz!

Kimler, kimlerin sözcülüğünü yapmaktadırlar?

Ekonomik önerileri Faiz ve Döviz döngüsünden ibaret olan kalkınma ve istihdamı gözardı ederek vatandaşın insan gibi yaşaması ihtiyaçlarını gidermesini satın alma gücünün artmasını ise; Enflasyonu artırmak olarak ezber yapanlar insan odaklı düşünmeyenler bundan başka çözüm öneremeyen, bildikleri bundan ibaret olarak alayı vâlâ ile takdim edilen EKONOMİST ünvanlı görüşlerinden dolayı bazı mihrakların övgüsüne mazhar olmuş ezberci ekonomistlerden midir?

Milletimiz tecrübe ile görmüştür ki bu nevi önerilerin milletimize kârdan çok zararı olmuştur. IMF ve Dünya Bankası SARMAL kapısını BİR DAHA açmamak üzere kapattığımız yetkililer tarafından ilan edilmiştir. Umarız BİR DAHA da açmayacağız inşallah kendimize, öz kaynaklarımıza döneceğiz.


Tasarruf tedbirlerine müracaat edeceğiz, etmeliyiz. Üretimi artırmalı ve istihdamı artırmalıyız.

Ayrıca israf ve lüks harcamaları hayatımızdan çıkaracak onların kapısını çalmayacağız.
Tekrar konumuza dönecek olursak; bu süreçte AB ülkeleri ise birbirlerinin maskelerine el koymak sureti ile MASKELERİ DÜŞMÜŞ olduğunu ibretle gördük. Aralarına “virüs” girmiş dağılmanın arefesindeler. Birliktelikleri topyekun yok olmamak içindir denilse yeridir. Yeraltı kaynakları bitmiş sömürdükleri ülkeler uyanmaya başlamışlardır.


Önder ülke olmak için çırpınan Almanya zaten “Siyonist” kontrollü ekonomisi ve koca bedeni ile AB’nin dağılması ile kendisi hakkında verilecek kararı beklemekten öte bir durumu olamayacaktır. Daha önce yazmıştım 1945 yılında Yalta konferansında bir araya gelen. ( ABD SSCB İNGİLTERE) Churchill, Roosevelt ve Stalin Türkistanı ve İslam coğrafyasını paylaşmışlar Doğu Türkistan Çin’e Batı Türkistan Rusya’ya. Ortadoğu ise İngiliz ve ABD hakimiyetine bırakılmışlar, Almanya’yı ise Fransa ve İngiltere arasında pay kararı almışlardı. Yani aslında Almanya İngiltere ve Fransa açısından olması gereken bir devlet değil!
 

NATO’ya gelince…

Salgın adeta turnusol görevi gördü, müttefiklerini canı pahasına savunma iddiasından “Birbirlerinin MASKELERİNE El koyma” durumunda olmaları gerçeği ile yüzleştiler. Meğer “Köpekler sürü halinde her yere saldırırlar” ittifakları ve yiğitlikleri mazlum ve silahsız islam ülkelerini yağmalamak, evlerini başlarına havadan bombardıman ile yıkmaktan ibaretmiş! Bırakın birbirleri için can vermeyi maske tercihinde bile bulunamadılar. Hindistan’da durum farklı değildir Pakistan ve Bengladeş için önemli tehdittir. Nüfus, açlık ve yoksullukları ile tehdit oluşturmaktadır.

Pekala ABD, AB ve diğerlerinin aralarındaki fark nedir?

“GÜCÜ, ÜSTÜNLÜK VE HAK SEBEBİ” saymaktalar. Aralarındaki fark yöntem farkıdır. ABD girdiği yerleri yerle yeksan eder elinizde ne varsa alır, boçlandırır geleceğinizi de alır ve gider! AB ülkeleri ekonomik olarak nerede ne elde ederiz kimi nasıl sömürürüzün derdindedirler. Kültürleri budur.


Tarihleri SOYKIRIM’la doludur.

Vesselam.

(Devam edecek)

Halis ÖZDEMİR

Bir yanıt yazın